Konuyla ilgili Sabah Gazetesi'nden Seda Tabak'ın sorularını yanıtlayan yönetici ortağımız Ulvi Özcan : Sözkonusu yer Büyükada Değirmeni ve Cibali Değirmeni ile birlikte Osmanlı'nın ilk üç sanayi tesisinden kabul edilen bir kültür mirası Sözkonusu yerin satışı ile ilgili bizim de iki sene içinde üç müşterimiz oldu. En son Eskidji'den Arzu Acar ile birlikte ülkemizin inşaat ve turizm sektöründe tanınmış işadamlarından biriyle görüştürdük ve anlaştırdık. Ancak bizim dosyayı inceleme sürecinde adı geçen firmayla anlaşmışlar, bize de durumu telefonla bildirdiler. Rakam söylemem doğru değil ancak şunu söyleyebilirim boğazda nadir kalmış büyük ve güzel yerlerden biri. Bildiğim kadarıyla arka parsel de aynı alıcılara ait. İkisini birleştirdiklerinde güzel bir kültür mirası tekrar canlandırılmış olacaktır, dedi.
TARİHİ BİLGİ
İstanbul Üsküdar Paşalimanı'nda bulunan yapı, 1858'de yapılan un değirmeninin günümüze ulaşan kısmıdır. İstanbul?daki un değirmenlerini incelediğimizde karşımıza çıkan en eski yapı 1846'da Büyükada'da kurulandır. Paşalimanı ve Cibali fabrikaları 1858, Hasköy'deki yapı ise 1866'da yapılmıştır. Bu yapılardan Unkapanı değirmeninin sadece duvarları kalmış, Kasımpaşa un fabrikasının donanımı kaybolmuş halde yapısı kalmıştır. Diğer yapılar ise yıkılmıştır. Bu yapılar genellikle çok katlıdır ve her bir katı ayrı bir işlev görmektedir. İstanbul'daki un değirmenleri ise genelde beş kat olarak inşa edilmiştir. Fabrikalarda yıkama ve öğütme olmak üzere iki ana işlem vardır. Yapı, 1910 yılında onarılmış ve kapasitesini artırmak için genişletilmiştir. Çeşitli şirketler ve evkaf tarafından 1940'lara kadar kullanılan yapının çatısı kısmen mevcuttur. Kat izleri, ahşap döşemeleri, üretim sisteminin bazı donanımları ve izleri yerinde izlenebilmektedir. (Kaynak Çekül Vakfı web sayfası).